“EKOMETRE Yıl 15 Sayı 410 – Ekim 2016”
Amerikalı bir ayakkabı firması yeni pazar araştırması yapmak için bir elemanını Afrika’ya gönderir. İnceleme sonunda Afrika’ya gönderilen eleman, bu yeni pazar için şu yorumu yapar: “Afrika’da kimse ayakkabı giymiyor, oraya yatırım yapmak asla doğru olmaz.”
Bir süre sonra bu sefer başka bir ayakkabı firması yine Afrika’da pazar araştırması yapmak için bir elemanını Afrika’ya yollar ve dönüşte eleman heyecanla şu yorumu yapar: “Afrika’da çok büyük paralar kazanabiliriz! Kimsenin ayağında ayakkabısı yok! Herkese ayakkabı satabiliriz!” Ve hikayenin sonunda kazanan farklı bakış açısını değerlendiren ve Afrika’ya yatırım yapan şirket olur.
Para edecek işleri önceden öngörmek ve doğru sektörlere yatırım yapmak iyi bir yatırımcının özellikleri arasında sayılabilir. Ama çoğu zaman “şanslı” işleri bulmak kolay olmayabilir. Afrikalı ayakkabıcı hikayesinde olduğu gibi bırakın yeni sektörleri araştırıp, yatırım yapmayı, iş yaptığı alanda dahi alışılmışın dışında bir bakış açısı geliştirmemekten para ve pazar kaybı söz konusu olabilir. Ama zaten bazılarının çok kazanması için bazılarının tembellik yapması da şarttır.
Şöyle bir düşününce zor ve zahmetli süreçler geçirip servet elde edenlerin hikayelerinde birazda şans faktörü vardır. Yapılmayana cesaret etmek kolay değildir. Sonuç olarak meyve ağacının altında gölgelenmek, ağaçtan meyveleri toplayıp, bunları pazarda satmaktan güzeldir. Ağacın altında yatanın kafasına arada elma düşmesi de mümkündür ama kimi elmadan bir ısırık alıp fırlatıp atar, kimi de o elmayı ürününe logo yapar!
Dünya’nın En Değerli Markaları
2001 yılında dünyadaki en büyük 5 şirkete baktığımızda 1 tane bilişim şirketi görüyoruz; Microsoft. Sene 2006 olduğunda durum yine aynı ilk 5’in 4’ü banka ve petrol üreticileri… Yıl 2011 Microsoft ilk 5’deki tahtını kaybediyor ve yerine ısırılmış elma Apple geliyor. Ve 2016’ya geldiğimizde dünyanın en büyük ilk 5 şirketi; Apple, Alphabet(Google), Microsoft, Amazon, Facebook. Yani İlk 5’in tamamı bilişim şirketlerinden oluşuyor.
Peki bu bilişim firmaları nasıl oluyor da bu kadar büyüyebiliyorlar?
Standart üretici zihniyeti ile yılda 1 milyon TL ciro yapma hedefimiz olsa, bir ürünü 200 TL bedel ile 5000 kişiye satabiliriz veya 1000 TL bedeli olan ürünü 1000 kişiye satarız veya 500 kişiye 2000 TL’den ürün satıp 1 milyon ciro hedefimize ulaşırız. 2. yılda ürünü satacak yeni bir pazar alanı bulmak veya yeni bir ürün yapmak gerekecektir.
Peki ürün yerine sınırları tüm dünya pazarı olan bir internet hizmeti üretsek, 278 TL aylık bedelle 300 kişiye bir hizmet sunsak? 278 TL pahalı mı? Tamam; 1000 kişiye 84TL bedelle 12 ay hizmet sunalım? Ama işin daha da kolayı var. İnternet üzerinden sanal olarak sunulan aylığı sadece 17TL olan bir hizmeti 12 ay boyunca sadece 5000 kişiye ulaştırırsak 1milyon hedefimize ulaşıyoruz ve işin güzel yanı 2. yıl satışlar katlanarak artmaya devam ediyor…
Sonuç bağıra bağıra gelmiş anlayacağınız. Hadi öngörü alıcılarımız 2001 yılındaki düşük sinyali yakalayamadı, peki geri kalan 15 yıl ne yaptık? Bugün bunu dile getiriyorum, seneye yine birlikte olmak kısmet olursa hatırlatırım. Bunun daha 2017, 2018, 2020, 2023’ü var! Hedefler yer altı metro, gerçekler ipek böceği. (Bursalılar anlar)
© 2023 — Daghan.com
Sitede yer alan içerikler kaynak gösterilerek / ilgili sayfaya link verilerek kullanılabilir.